Canon 60D etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Canon 60D etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

17 Haziran 2017 Cumartesi

Terk Edilmiş Köy Evi ve ISO Değeri

Terk Edilmiş Köy Evi Fotoğrafları

2016 yılının Kurban Bayramı'nda memleketimdeydim. Çocukluğumda kısa zamanlar geçirdiğim ve fotoğraflarını yayınladığım bu evde çok az yatıya kaldığımı hatırlıyorum. Öğrenci olduğumuzdan sadece bazı yazlar köye giderdik. Gittiğimizde ise yaz evinde kalırdık...
Pencereleri küçük olduğu için çokta aydınlık olmayan bu kış evinin bazı bölümlerinden karanlık olduğu için çocukken korktuğumu hatırlıyorum.
Evlendikten sonraki gidişlerimde hiç uğrayamadığım, atalarımın yaşadığı ve ömür tükettikleri ancak şu an kullanılmayan terk edilmiş köy evi torunların ziyaretiyle biraz şenlendi. Gittiğimizde bahçede bulunan erik ve incir ağaçlarından meyve toplayıp yedik, evin içini dolaştık. Bir yandan gezip bir yandan fotoğraf çektik. 


Köy evi eskiden toprak sıvalı ve toprak damlıydı. İstanbul'da yaşayan babam dam sağlam kalsın diye çatı yaptı, dışını çimento ile sıvattı, pencereleri değiştirdi. Yaz aylarını memleketinde geçiren ve hayali memleketine kesin dönüş yapmak olan babamın sağlığı elverse kış aylarında da gelip bu evde kalırdı. 


Rahmetli babaannemin ekmek pişirdiği ocak. Hamuru yoğurup sacı ateşin üzerine koyduktan sonra sofrada yufkaları açar, sacın üzerine atıp pişirirdi. Bize ekmeği çevirmek, ateşi beslemek gibi görevler düşerdi. 


Üst üste dizili olan kazanlarda süt pişirilir, yoğurt çalınır son işlem olarak yayık yayılırdı. Sonra gelsin taze yağlar, peynirler, çökelekler, kaymaklar... Şimdilerde kazanlar süte bizde yoğurda kaymağa hasret kaldık... O gün köyün başka yerlerine de gideceğimiz için yerde duran sandıklara dokunamadık. Sandıklarda kim bilir hangi anılarımız saklı duruyor...


İbrik, kerpeten, eski mektuplar her şey karışık vaziyette... En üstteki mektuba göz attık, abim askerlik yaptığı sıralarda rahmetli dedeme göndermiş. 20 küsür yıl sonra abim, kendi yazdığı mektubu açıp bize okudu. Herkese selam yollamış, hal hatır sormuş, ellerinden öpmüş. Tam da eskilerin seveceği tarzda bir mektup yazmış.


Direkte asılı duran Sarat, buğday elemekte kullanılırdı. Delikli kısmı örmek için ip değilde deri kullanılmış. Davul ve bir üstteki fotoğrafta yer alan tef rahmetli dedemindi.  'Gırnata' da çalardı. Burada fotoğrafı yok ama klarneti hala durur, babam çalar. Kemanı da varmış dedemin ama yokluk zamanlarında satmışlar...


İşte girmeye korktuğum evin bölümlerinden kiler... Hala karanlık ama korkutucu değil...


Evin anahtarları da pek bir haşmetli. Kocamanlar. :)
🔑
O gün geçmişe birkaç saat takılı kalabildik. Şimdiki  zamanın koşuşturmacası ve gelecek zamana yetişebilme telaşı arasında, suyunun tadı muhteşem olan ve derin bir vadinin yamaçlarında bulunan çeşmeyi ziyaret ettik...

ISO DEĞERİ, NOİSE ve AZ IŞIKLI ORTAMLARDA FOTOĞRAF ÇEKİMİ

Ev ortamının karanlık olduğundan bahsetmiştim. Ancak sizin de fark ettiğiniz gibi iç mekan fotoğraflarının çoğu aydınlık çıkmış durumda. Fotoğraf çekerken makinenin flaşını neredeyse hiç açmam. Çünkü flaşla çekilen fotoğraflarda çiğ bir renk oluşur. Harici flaş alıp kullanabilirdim ancak ekipman olayı fazlalaştıkça taşıması sökmesi takması oldukça zorluyor insanı. 
Işığın az olduğu mekanlarda kurtarıcı olarak fotoğraf makinesinin ISO değerini yükselmek en kolay yol olarak görünüyor bana.  Makinenin içine daha fazla ışık girmesini sağlamak için objektifiniz elveriyorsa diyafram değerini 1,8 lere 2,0 lara düşüredebilirsiniz. Ancak net alanın daha fazla olmasını istiyorsanız ISO değerini yükseltmek en basit yollardan biri. 
ISO değeri ne kadar yüksekse fotoğrafınız o kadar çok aydınlık olur, fotoğraftaki titreme en aza iner ve tripod kullanmadan titrek olmayan net fotoğraflar çekebilirsiniz.
Karanlık ortamlarda ISO değerini yüksek tutmanın bir dezavantajı bulunuyor. Bu değeri yükselttiğinizde fotoğraf makinesinin sensörleri ısındığı için fotoğraflarda noktalar şeklinde bir kirlilik oluşuyor. Adına 'gren', 'noise', 'kumlanma' deniyor. Çekilen fotoğraflar çok önemli projelerde kullanılmayacaksa şahsen çok sorun etmiyorum bu durumu. Photoshop kısmende olsa temizleme imkanı sunuyor ayrıca. 
Yukarıdaki iç mekan çekimlerinde fotoğrafları net çekebilmemi sağlayan değer 250 ISO değeri oldu. Kullandığım Canon 60D fotoğraf makinesi istenirse 12800 ISO değerine kadar ulaşabiliyor. Ancak bu değeri kullanmak bana akıl dışı geliyor. Zira noise dediğimiz kirlilik, çekilen fotoğrafta göz zevkine hiç hitap etmiyor. 

27 Ocak 2017 Cuma

İstanbul Fotoğrafları: Tahtakale ve Kar

İstanbul Fotoğrafları: Tahtakale ve Kar

Kış mevsimi bu yıl yağan kar miktarının çokluğuyla kendini iyice hissettirdi. Bazı yıllar kara hasret kaldığımız düşünülürse bu yılın oldukça verimli geçtiğini söyleyebiliriz. Deniz kıyılarında yaşayanlar bilir rakımdan dolayı kar tutmaz. 2017'nin ocak ayında ezberler bozuldu ve kar 2-3 gün kadar bozulmadan kalmayı başardı. Ortaya çıkan beyazlığı, karlı manzaraları fotoğraf makineleriyle ölümsüzleştirmeyen herhalde yoktur. Evimin penceresinden üzerine kar yığılmış ağaçların fotoğraflarını çekerek ben de bu gruba dâhil oldum. Hemen aşağıda bulunan karlı sakız ağacı bu fotoğraflardan birisi.


 Kar sonrası Eminönü tarafına geçmek durumunda kaldım. İşlerimi bitirip Mahmutpaşa-Tahtakale-Mısır Çarşısı güzergâhını izleyerek Kadıköy’e gidecek olan vapurlara ulaşmaya çalışırken, esnafın çalışmalarına tanık oldum.


Havaların ısınmasıyla eriyen kar, su olmuş şehir içinde kendine gidecek yol arıyordu. Güzergâhım yokuş aşağı olduğu için akan selle birlikte aşağıya doğru yürürken gördüğüm manzarayı çekmesem olmazdı.


Selin önünü, henüz erimemiş karla oluşturdukları setle kesmeye ve suyu fazla dağılmadan mazgalların içine doğru yönlendirmeye çalışan esnafın hummalı çalışması görülmeye değerdi.



Geniş açılı lens kullanarak (18-55 objektif) renkli çektiğim fotoğrafları, Photoshop’ta bulunan “görüntü-ayarlamalar-siyah/beyaz” sekmelerini izleyerek siyah beyaz hale getirdim. Gereksiz bulduğum kenarlardaki detayları kırptım ve yakınlaştırma uyguladım. Normalde Canon 60D markalı fotoğraf makinesiyle siyah beyaz çekim yapılıyor. Ancak, ton kaybı çok oluyor. Renkli çekip sonradan siyah beyaza çevirdiğinizde her rengin yoğunluğu için ayarlama yapma imkânınız oluyor.

1 Ocak 2017 Pazar

Komşu Kuşlar

Kuş Fotoğrafları


Sokağımızda bulunan nadir sayıdaki ağaçlara tünemiş kuşlar bir nevi komşumuz sayıldığından olsa gerek yazının başlığının komşu kuşlar olması uygun geldi. 
Şehirde yaşamanın dezavantajlarından birisi doğadan uzak olmak zorunda kalışımızdır. Her yer beton; kaldırımlar taştan, yollar asfalt. Göğe doğru yükselen binalar çimentodan ve göğe doğru filiz demirlerle yükselip toprağa demir atmış vaziyetteler. Hal böyleyken kaldırımlarda numune olarak kalan ağaçların diplerinde bulunan 50*50 cm ebadında bir toprak parçası görebilirsek kendimizi şanslı sayıyoruz...
Şehirde yaşayıp binasının bulunduğu toprak yüzeyi betonla kaplanmamış bir birey olarak bahçesi olan bir binada yaşadığım için biraz daha şanslıyım galiba. Bahçede dut, ceviz, incir, çam, ıhlamur gibi ağaçlar var. Ağaçların bildik konukları ise kumru, siyah karga, saksağan, serçe, güvercin ve martılar oluyor. 

Blogumda yayınlayacak olduğum kuş fotoğrafları şimdilik martı, serçe ve kumrudan oluşuyor. 
En üstte bulunan fotoğrafı bu yılın yazında gittiğim memleketimde çektim. 
Uzun zamandır fotoğraf işleyip post oluşturamıyordum. Bilgisayarımın tamirde oluşuydu buna neden. Artık laptopuma daha önemlisi fotoğraf düzenleme programıma kavuştum. 

Fotoğrafları Yayına Hazırlama Süreci

Fotoğrafları 55-250mm objektifin takılı olduğu Canon 60D ile çektim. Fotoğrafların işlenme sürecinde keskinlik verme, biraz aydınlık ve kırpma kullandım. Kırpma işlemini yaparken fotoğraf öznelerinin altın kural çerçevesinde kadrajın merkezinde olmasına özen gösterdim. Yani kuşları altın noktaların bulunduğu yerlere konumladım. 

Kuş Fotoğrafları
Şehir hayatının içinde en sık gördüğümüz kuşlardan birisi de serçeler

Kuş Fotoğrafları
Dut ağacına tünemiş bir kumru. Fotoğrafı çekerken eşini göremedim. Çift gezerler, o an kavgamı ettiler acaba :)

Kuş Fotoğrafları
Şehir mobilyalarını seven kuşlardan biridir martı. Elektrik direklerinin tepelerine tünemeye özellikle meraklılar. :)





13 Nisan 2016 Çarşamba

İstanbul Fotoğrafları: Eminönü

İSTANBUL FOTOĞRAFLARI EMİNÖNÜ

Kısa bir Eminönü turu yaptım. Hava müthiş güzel, zaman dar olmasaydı iyiydi. Ama yoktu işte!
 İnsanlar pek bir konuşkandı sokaklarda. "Havadandır" dedim kendi kendime...  
Hem şair ne demişti?
  
Beni bu güzel havalar mahvetti, 
Böyle havada istifa ettim 
Evkaftaki memuriyetimden. 
Tütüne böyle havada alıştım, 
Böyle havada aşık oldum; 
Eve ekmekle tuz götürmeyi 
Böyle havalarda unuttum; 
Şiir yazma hastalığım 
Hep böyle havalarda nüksetti; 
Beni bu güzel havalar mahvetti.
(Orhan Veli Kanık)

İstanbul Fotoğrafları: Eminönü, Nargile
Hocapaşa Mahallesi'nde rengarenk nargileler müşterilerin aklını çelmek için yolun tam da ortasına konuşlandırılmışlar. Hem Orhan Veli ne demişti;
...
"Tütüne böyle havada alıştım"
...
Orhan Veli Eminönü'nde geziyor muydu? Gözüne takılmış mıydı bu renkli nargileler?  Bilemedim şimdi. 
Çetin Altan'ın okuduğum kitabından (Yahut, Oktay Akbal'ın Önce Ekmekler Bozuldu'  kitabıydı) Şairin, Beyoğlu kahvelerinin müdavimi olduğu kalmış aklımda...
***
Hemen aşağıda Kadıköy'e geçmek için bekleyen ben. 
Özçekim yapacak uzunlukta ve Canon 60D yi taşıyacak güçlü bir sağ kolum olsaydı mümkündür ki ben de olacaktım kalabalığın içinde...
İstanbul Fotoğrafları: Eminönü Kadıköy İskelesi iç mekan
***
Eminönü İskelesi, Şehir Hatları vapuru ve konu mankenim siyah karga.
Kendisi bana Galata Kulesi ile birlikte de poz verdi. 
Ancak postun başrolünü kargaya kaptırmak istemediğimden şimdilik tek karesi ile yetiniyorum. 

İstanbul Fotoğrafları: Eminönü Karga ve Vapur
***
Eminönü Meydanı'da balık ekmek haricinde karın doyurma seçenekleri de mevcut. Bu kare ise iskelenin yakınında bulunan büfede çekildi.

İstanbul Fotoğrafları: Eminönü Tavuk Döner

7 Mart 2016 Pazartesi

Çiçek Fotoğraflari-Lale

KIRMIZI LALE

Yıl 2013...
Bahar ayları...
Evde, saksıda yetiştirdiğim lale soğanlarından 1 tanesi açma başarısı gösterdi!
Fotoğrafını çekip hem kendimi ödüllendirdim
hem de onu kendi sınırlı sonsuzluğumda
ölümsüzleştirdim.
Yazımın ilerleyen satırlarında dikey çekilmiş bir lale fotoğrafının ham halini ve photoshopta basit müdahalelerle düzenlenmiş halini paylaşıyorum. 


Canon 60 D Fotoğrafın Teknik Bilgisi:
f: 5.6
Poz Süresi: 1/60
ISO: 800 (Çok Yüksek bir değer!)
18-55 lens kullanıldı.
Kırpma, netleştirme, tonlama ayarları yapıldı.

27 Şubat 2016 Cumartesi

Kadikoy, Moda Antikacilari

KADIKÖY MODA ANTİKACILARI

İstanbul, Kadıköy İlçesi'nde bulunan Moda Semti'ne yolunuz düştüyse dükkanlardan sokaklara taşan eski eşyaları muhakkak görmüşsünüzdür. 
Fotoğrafını paylaştığım altın sarısı gramafonların olduğu dükkanın sahibi her gün benzeri bir dizilişle müşterilerine ürünlerini sergiliyor. 

Kadıköy, Moda Antikacıları 1


Canon 60 D Fotoğrafın Teknik Bilgisi:

19 Ekim 2015 Pazartesi

İstanbul Fotoğrafları: Mısır Çarşısı

İstanbul Fotoğrafları: Mısır Çarşısı

Mısır Çarşısı

Sene 2013, Sirkeci esnafından fotoğraf makinem için 50mm lik lensi alır almaz soluğu Eminönü Mısır Çarşısı'da aldım. Kapalı kompozisyon örneği olarak yorumlanabilecek bu fotoğrafında arasında bulunduğu bir çok fotoğraf çektim.
Fotoğrafta kapalı kompozisyon söz konusu olduğunda fotoğrafa bakan açısından hayal gücüne pek yer kalmıyor. Çünkü fotoğraf kendisini açıkça ifade etmiş oluyor. Kişisel olarak tercihim kapalı kompozisyondan yana oluşmuş durumda. Blogumda fotoğraf yayınladıkça zaten bu tercihi sizlerde fark edeceksiniz.
Yukarıdaki fotoğrafın merkezinde bulunan yeşilli genç kızı kendime yakın bulduğumu belirtmeliyim. Elime makineyi  alıp gezmeye başladığımda bende kızımız gibi meraklı bir edayla dolaşıyorum.
Gelelim fotoğrafın teknik detaylarına;
Makine: Canon 60D
Lens    : 50mm
Diyafram: f/1.8
Pozlama Süresi: 1/125 sn
Pozlandırma Dengesi: -1 adım

16 Ekim 2015 Cuma

Güvercinler ve Seçimler

EMİNÖNÜ FOTOĞRAFLARI: GÜVERCİNLER ve SEÇİMLER 

güvercinlere inanma

GÜVERCİNLERE İNANMA
Güvercinlere inanma
alanlardaki kardeşim!
Biliyorum inandığın için alkışlıyorsun havalandığı vakit ak güvercinler,
biliyorum kendi ellerinle bırakmış gibi
başının üstündeki gökyüzüne
coşkuyla havalanıyor özlemin.
İnancın var ya daha iyi yaşayacağına,
Kıyında köşende sakladığın umut var ya,
diyorsun ya: "Bir gün gelip
çocuklarım kavuşurlar benim alamadığıma,
çocuklarım edinirler benim tadamadığımı,
yaşadığım kadar yoz olmaz onların yaşayacağı"
İşte o gün gelmiş gibi havalanıyor
coşkuyla alkışladığını güvercin.
İnanma güvercinlere
alanları dolduran kardeşim!
Bir elin tutup tutup bıraktığı güvercinlere,
Kürsülerde konuşup konuşup bir ağızın,
sözleri bulayıp bulayıp bıraktığı!
Biliyorum inandığın için alkışlıyorsun havalandığı vakit güvercinler,
biliyorum ak olduğu için, güvercin olduğu için,
biliyorum bırakmak olduğu için işin içinde!
Biri senin bir türlü kirlenmeyen yanınsa
biri barışçı tutkun, bir türlü düşürtmeyen tetiği,
biri de özgürlük isteğin kendi tutsaklığına!
İnanma kardeşim
edilen söze, verilen umuda
salınan güvercinlere!
Ak değildir arınmanın rengi her zaman,
barışın simgesi güvercin değildir,
özgürlük değildir salıvermenin anlamı!
İnanç bu kadar kolay çelinir mi deme,
yanlış bu kadar güzel gizlenir mi deme,
yalan bu kadar içten söylenir mi deme,
düşün alkışlamadan önce!
Kemal Özer
"Sen de Katılmalısın Yaşamı Savunmaya" adlı şiir kitabından alıntı yapılmıştır.
Kemal Özer'le, 1998 yılı kasımda Tepebaşı'ndaki Tüyap Kitap Fuarı'nda "Sen de Katılmalısın Yaşamı Savunmaya" isimli şiir kitabını imzalatırken tanışmıştım. Onu ilk kez orada gördüm, şiirlerini ilk kez orada okudum. İlk baskısını 1975 yılında yapan ķitabın 6. baskısı ise 1996 yılında Yordam Yayınları tarafından basıldı...
Bu aralar kitabı elime alıp tekrar okumaya başladığımda 70'li yılların başlarından beri gündemin değişmediğini ve şiirlerin 2015 Türkiye'sinde güncelliğini koruduğunu görmekteyim.


2014 yılı şubatında Eminönü'nde tripodsuz çektiğim bu panoramik fotoğraf, 5 adet dikey çekilen fotoğraftan oluştu. Panoramayı yaparken Microsoft İCE programını kullandım. Photoshopla gerekli düzenlemeleri yaptıktan sonra fotoğrafı 13000x5000 pikselden 1500x576 piksel değerlerine getirdim.
Eminönü Fotoğrafları: Güvercinler ve Seçimler yazısının ilk fotoğrafını ise 50mm objektif, Canon 60D fotoğraf makinesi ile Eminönü Meydanı'nda Yenicami önünde çektim.